Table of Contents
Doğa Yürüyüşü İstanbul ‘un En Güzel En Süper Rotası 2022
Tiger! Tiger! Burning bright In the forests of the night, What immortal hand or eye Could frame thy fearful symmetry?
Geçen gün tesadüfen Mentalist’i görünce, çok uzun zamandır görmediğim eski bir dostu görmüş gibi hissettim. Hani bazı diziler vardır ya, ortalama kendi halinde giderler, arasıra süpriz yaparlar.. İşte Mentalist böyle bir diziydi, bir de karakterlere alışırsanız tam çerezlik…
O gün her zamanki gibi bir sabaha uyanacağımızı sanıyordum fakat herşey değişmişti. Havada ağır bir toz kokusu, uyandığım yatak benim değil, ev benim değil. Etrafta inanılmaz bir uğultu var fakat bunlar her gün alıştığın birbirine küfreden insanlar, korna sesleri ya da yol vermeyen arabanın şöförüne giren minibüs şoförü değil. Yavaş yavaş dışarıya doğru çıkıyorum, havadaki toz zerrelerini görebiliyorum. Evler yıkılmış, yollar dağılmış sanki yer kabuğu volkan gibi patlamış heryerde. Etrafta hiç ya da çok az insan var, bu durum eskisinden farklı değil fakat bu sefer sayıca hayli azlar.
Kıyafetim, kıyafetim değişik. Cebimde bir not buluyorum, notta aynen şöyle yazıyor; “Şuan Klamath’tasın, Modoc’a gidip Rasim’i bul.” Yol yaklaşık 48 km ve tehlikelerle dolu.
İnandınız mı yoksa ? İnanmadınız tabi. Bu konuya nereden geldim, geçen gün tesadüfen gezinirken Nietzsche’nin sözü “when you gaze long into the abyss the abyss also gazes into you” ‘nü gördüm. Daha sonra bunu Baldurs Gate’in girişinde gördüğüm aklıma geldi ve oradan Fallout’a kaydım. Yirmili yaşlarda ne de oynardık bu RPG’leri. O yıllarda nasıl post apokaliptiğim nasıl retrofuturistiğim size anlatamam. Hakkatten anlatamam ama sıkılırım 😉
Doğa Yürüyüşü İstanbul Çatalca Çilingöz
Neyse efenim, siz sabırsız yürüyüşçüleri daha fazla oyalamayayım. Bu haftaki rotamız Çatalca’nın ilerisinde Binkılıç köyü. Anlatılana göre burada bin kişilik bir silahlı grup varmış ve Balkan savaşları sırasında her yer işgal edilmesine ragmen bu köy alınamamış. Dolayısı ile eski adı Istranca, Binkılıç olarak değiştirilmiş. Nüfus çoğunlukla Pomak, rakım ise 200 metre civarı.
Daha önce Binkılıç’tan Çilingöz’e çıkan yol rotasını tamamladığımız için, bu sefer köyün içinden başlamak yerine Çilingöz’e inen patikada arabamızı bırakıp yürüyelim istedik. Aylardan Ekim olmasına ragmen hava oldukça güzeldi. Sabah biraz soğuktu fakat öğlene doğru hava oldukça ısındı.
Öncelikle şunu söyleyelim, bu bölgede birden fazla rota var ve hepsinin amatör yürüyüşçüler tarafından rotasının çıkarılması gerekiyor. Biz wikiloc’dan bulduğumuz bir Çatalca Çilingöz rotası üzerinde ilerledik ve tahmin ettiğimiz gibi rotada gps noktası çok azdı. Çok büyük ihtimal ile cep telefonu ile alınmış. Rota üzerinde cep telefonu zaten çekmiyor, büyük ihtimal ile uydu bulmakta zorlanmışlar. Tüm bu nedenlerden dolayı biz de rotadan sapmak zorunda kaldık. Hayır kaybolduk demiyorum ama madem ısrar ediyorsunuz iyi, hafiften kaybolduk?. Daha doğrusu, indiğimiz rotadan geri çıkmak durumunda kaldık. Daha sonra google maps üzerinde incelediğimizde farklı bir çok rota gördük.
Burası İstanbul’da bulabileceğiniz en güzel ve sakin rotalardan biri. Tüm yol patika ve ağaçlık. Ağaçların arasından yürüdüğünüz için güneşe pek maruz kalmıyorsunuz ama bazı noktalarda ağaçlar o kadar sıklaşıyor ki, rüzgar almıyor. Böyle durumlarda biraz bunaltıcı oluyor.
Doğa Yürüyüşü İstanbul Çatalca Çilingöz Yürüyüş Yolu
Köye vardığımızda simit ayran ve peynirden oluşan menümüzü afiyetle yedik. Öğle yemeği için ise yanımızda muz, ton balığı ve çiğ fındık vardı. Yürüyüşe başladığımız yerden İski’nin tesisleri, yani gölün oradaki varış noktamız yaklaşık 16-17 Km. Dönüş ile birlikte toplam 32-33 km’lik bir rotayı tamamlamış olduk.
Gidiş yolumuz hafif eğimli ( yaklaşık %5 civarı), arasıra çalılıkların arasından geçerek devam ettiğimiz güzel bir rota idi. Tabi başkasının wikiloc rotasını bulamayınca, aynı yoldan geri çıkmak durumunda kaldık. Yolun ortalarında bir su kaynağı mevcut. Çeşme değil ama su kayaların üzerinden geçtiği için oldukça temiz gözüktü bize. Ben her ihtimale karşı önce Rasim’e içirdim, neticede dünya için benim yaşamımı devam ettirmem daha hayırlısı ?.
Bir ara çalılıklar öyle bir sıklaştı ağaçlar öyle bir büyüdü ki, kendimi Fangorn ormanında sandım. He dedim Rasim’e, şimdi Ağaçsakal geliyor bize şiirler okuyacak; çıkar çıkar.. Çıkar çabuk köyden aldığımız el yapımı şarapları.. Aslına bakarsanız kafam her zamankinden biraz fazla dumanlı olsa belki ben de öyle şiirler yazabilirim.
Doğa Yürüyüşü İstanbul Çatalca Çilingöz Şiirleri
Bakın Ağaçsakal ne demiş;
Yaz dünyaya yayıldığında,altın rengi bir öğlen vakti
Uyuyan yaprakların çatısı altında,açılır ağaçların düşleri;
Rüzgar batı’dayken,yeşil ve serinken orman sarayları,
Geri dön bana! geri dön!kabul et,en güzel ülke benimki!
Bakın ben ne diyorum;
Gel gidelim beraberce,
Akşam gelip göğün üstüne serilince
Ameliyat masasında baygın bir hasta gibi…
Gidelim bildiğin ıssız sokak içlerinden,
Tamam tamam. Ben demiyorum Alfred diyor… Hepiniz de çok aristokratsınız zaten, Jupiterler sizi.
Kendi kendime kızdım, yazıyı burada sonlandırıyorum. Yok rota mota. Çatalca Çilingöz yürüyüşümüzü en yakın zamanda tekrarlayacağız.
Minik Kechi
Doğa Yürüyüşü İstanbul Çatalca Çilingöz Rotaları
Doğa Yürüyüşü İstanbul Gps Hata Payları
- İsmail Bey’in şarjı bitmişti yada gps’i orada 200-300 metre çekmedi.
- Bizim gps orada doğru ölçüm yapamadı.
- Orada gps ölçümünü engelleyen bir manyetik alan vs var.